Bebeklerde İsilik
İsilik, terminolojik söyleyiş ile “Miliaria” olarak adlandırılan ve derideki ter bezi kanallarının herhangi bir seviyede tıkanmasına bağlı olarak görülen çeşitli döküntülere verilen isimdir ve bebeklikten itibaren tüm yaşlarda görülebilen, ter kanallarının tıkanması sonucu ortaya çıkan, kaşıntılı ve döküntülü bir çeşit cilt rahatsızlığıdır.
Vücut, çevresel sıcaklığın artmasına karşı ısı dengesini sağlamak için ter bezleri ile fazla ısıyı dışarıya atmaya çalışır. Terin buharlaşması vücudun soğumasını sağlayacaktır ancak kanallarındaki tıkanıklık nedeni ile dışarıya atılamayan ter, cildin alt katmanlarından üst tabakasına sızarak, kızarıklık ve devamında kabarıklıkla kendini gösteren döküntülere yol açabilmektedir. Bu durumun sonucunda ortaya çıkan isilik, ilerleme gösterdiğinde kaşıntılara, kanamalar sonucu kabuklu yaraların oluşmasına sebep olabilir; yanma ve batma hissi oluşturabilir ve kişinin cilt görünümünü olumsuz olarak etkiler.
Yeni doğan bebeklerin ter kanallarının tam olarak gelişmemiş bir seviyede olmasından dolayı, henüz doğmuş miniklerde isilik görülüyor olması çok normaldir. Henüz olgunlaşmamış ter kanalları kolaylıkla tıkanabilmektedir.
İsilik , bebeklerde özellikle terlemenin çok yoğun olduğu baş ve boyun bölgesi, yüz ve göğüste, popo ve kasık bölgesinde, omuz, koltuk altı, diz arkası, dirsek içi gibi boğumların içinde kalan kısımlarda sıklıkla görülür. Bez değişiminin yeterli sıklıkta yapılmaması durumunda da aynı şekilde bez bölgesinde görülmektedir.
Özellikle yeni doğan sürecinde, yeni doğan aknesi, suçiçeği, bakteriyel diğer enfeksiyonlar ile karıştırılabilirken; daha ileriki yaşlarda akne, toksik deri döküntüleri gibi durumlarla karıştırılabilmektedir.
İsilik Çeşitleri Nelerdir?
İsilik, ter bezi kanallarının tıkanıklık seviyesine göre, yüzeyden derine sırasıyla; Miliaria Kristallina, Miliaria Rubra, Miliaria Profunda olarak 3’e ayrılmaktadır.
- Miliaria Kristallina , yeni doğan bebeklerde sıklıkla görülen, en hafif isilik tipidir. Saydam isilik olarak da bilinmektedir. Derinin en dış tabakasındaki ter bezlerinin yüzeysel olarak tıkanmasına bağlı olarak oluşmaktadır. Cildin yüzeyinde sıvı ile dolu, küçük, şeffaf su kabarcıkları ile ortaya çıkmaktadır. Bu aşamada ağrı ve kaşıntı görülmez. Genellikle kendiliğinden iyileşebilecek olan bu isilik türü, sıcak havalarda tekrar oluşabilmektedir.
- Miliaria Rubra (Isırgın), ciltteki ter kanallarının orta seviyede tıkanık olmasına bağlı olarak ortaya çıkan ve kırmızı kabarık döküntülerle kendini gösteren isilik türüdür. Kırmızı isilik olarak da bilinen bu tür, karıncalanma, yanma ve kaşıntıya sebep olabilir. Yeni doğan bebeklerin fazla sıcağa maruz kalmasına bağlı olarak 1. ve 3. haftalarında görülebilmektedir.
- Miliaria Profunda , isiliğin en nadir görülen türüdür, derin isilik olarak da bilinir. Ter kanallarının cildin daha derin tabakasında tıkanması ile görülmektedir. Genellikle bebeklerden çok yetişkinlerde görülmektedir. İğne batmasına benzeyen bu isilik türünde kırmızı renge yakın şişlikler görülür, yanma ile kaşıntıya sebep olabilmektedir. İlerleyen aşamalarda mide bulantısına, baş dönmesine, hızlı nabız atışına yol açabilmektedir.
İsilik Belirtileri
Minik bebeğinizin vücudunda olmaması gereken kabarcıklar olduğunu ancak bunun isilik olup olmadığını ve doğru tedaviyi uygulayabilmeniz için isiliğin nasıl oluştuğunu ebeveyn olarak bilmeniz gerekmektedir.
İsilik beraberinde birçok belirti ile ortaya çıkabilen bir rahatsızlıktır. En yaygın belirtisi, cilt yüzeylerinde oluşan kırmızı veya pembe renkli, küçük, içi su dolu kabarcıklar olarak görüldüğü halidir. Dirsek içinde, boyunda, koltuk altında ya da sırtta görebileceğiniz döküntüler isiliğin diğer belirtilerinden biridir.
Bebeklerde isilik oluşumunun önlenmesi için anne ve babaların bilmesi gereken bazı ipuçları bulunmaktadır. İsilikten etkin bir şekilde korunabilmek için;
Öncelikli olarak aşırı kalın giysiler giymekten kaçınmak gerekmektedir. Yaz aylarında yumuşak, hafif ve pamuklu giysileri tercih etmek isiliğin görülmesini önlemede size yardımcı olacaktır. Kış aylarında ise çocuklara sadece bir yetişkinin ihtiyacı olacak kadar kalınlıkta kıyafetler giydirilmelidir. Cildi tahriş edecek kalınlıkta olan ve sert kıyafet giydirmekten kaçınılması gerekir.
Sıcak havalarda, doğrudan güneş ışığının etkisinden uzakta olacak şekilde gölgede veya serin bir odada miniklerin vakit geçirmesi sağlanmalıdır. Oda sıcaklığının 24-25 derece civarında, nem oranının ise %50 civarında tutulması gerekir. Aynı şekilde bebeğinizin uyuduğu alanın da serin ve iyi havalandırılmış olmasına özen göstermelisiniz. Bebeğinizin oda sıcaklığının en doğru ayarda olmasını sağlamak için bblüv’ün eşsiz ürünü İgrö sizin için pratik bir yardımcı olacaktır.
Bebeklerde İsilik Tedavisi
İsilik, her yaş grubunda görülebilir olmasına rağmen genellikle bebeklerde ve çocuklarda görülen bir rahatsızlık olarak ortaya çıkmaktadır.
Bebeklerde görülen isilik tedavisinde uygulanacak ilk adım, her zaman cildi serinletmek ve terlemeyi önleyici adımlar atmak olmalıdır. Bebeğinize sıklıkla ılık duş aldırmak, cildi tahriş etmeyecek pamuklu ve ince kıyafetler giydirmek, bebeğinizin bulunduğu ortamı doğru ısıda tutmak öncelikli olarak uygulamanız gereken adımlardandır. Pamuklu bebek kıyafetlerinin en güzel modellerini incelemek için web sitemizde satılan Biorganic markalı ürünleri inceleyebilirsiniz. Bebeğiniz terli ise terli kıyafetlerini, çarşaf ve nevresimlerini sık sık değiştirmeniz önerilir.
İsiliğin görüldüğü bebeğinize yapmanız gereken ilk işlem, kıyafetlerini çıkartıp cildinin hava almasını sağlamak olmalıdır. İsiliğin görüldüğü kızarık bölgelerde, ağrı ile birlikte kaşıntı varsa soğuk kompres uygulaması yapılabilir.
Doğal içerikli bebek çocuk bakım ürünleri kullanarak her gün bebeğinize duş aldırmak, duş sırasında sert sabun ve lif gibi sert cisimleri kullanmaktan kaçırarak, duştan sonra vücudun boğumlu yerlerini özellikle kurulamak isiliği önlemede size çok yardımcı olacak bir uygulamadır. Kilolu bebeklerin boğumlu kısımları özellikle isiliğe meyillidir. Bu yüzden banyo sonrasında bu boğumlu bölgeler iyice kurutulmalı ve nemli bırakılmamalıdır.
Bebeğiniz vücudundaki isilikli kısımları kaşıyarak derisine zarar verebilir. Bunun olmasını engellemek için tırnaklarını kısa tutmanızda fayda bulunur.
İsilik genellikle, terlemeyi ortaya çıkaran sebepler ortadan kaldırıldığında ve cildin soğumasıyla birlikte hızla iyileşir. Yukarıda belirtmiş olduğumuz yöntem ile iyileşme süreci hızlanacaktır. İsiliğin ileri seviyelerinde tıbbi müdahale için doktorunuza başvurmanız önemle tavsiye edilmektedir.
İsilik Tedavi Edilmezse Ne Olur?
Basit bir rahatsızlık gibi görülen isilik tedavi edilmediği sürece farklı problemlerin ortaya çıkmasına sebep olabilir. İsilik vücuda yayılmışsa ve basit yöntemlerle tedavi edileceği evrede müdahale edilmemiş ise;
- Tedavi süreci olması gerekenden uzun sürebilir ve bebeğinizin narin cildinde hastalıklar oluşmasına sebep olabilir.
- Derinin bütünlüğü bozulacağı için enfeksiyona bağlı hastalıklar ortaya çıkabilir.
- Deri ve deri altı lenf damarları iltihaplandığında selülit oluşumunu tetikler.
- Enfeksiyonun ileri seviyede görülmesi ile böbrek hastalıklarına sebebiyet verebilir.
- Kaşıntı sonrası iltihaplı bölgedeki izlerin derin olması durumunda, sonrasında ciltte iz bırakabilir.
- İltihaplı isiliğe sebep olan bakteri bulaşıcıdır. Kaşınma yolu ile vücudun diğer bölgelerine de dağılabilir. Yakın temas hakinde olunursa başkalarına da bulaşma ihtimali de göz ardı edilmemelidir.
Minik bebeğinizin narin cildine özel pamuklu giysiler, bebek bakım ürünleri ve ebeveynlerin ihtiyacını karşılayacak çok daha fazla ürün Welcome Baby web sitesinde sizleri bekliyor.
Kaynaklar:
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.
